Harley Quinn artık sinemada bir ikon

Tüm sinemaseverlere yeniden merhaba;
Bugün “Yırtıcı Kuşlar Ve Muhteşem Harley Quinn” filmine gittim. Harley Quinn’in bir solo filmi sahibi olacak olmasını duyduğumdan beri filmi merakla bekliyordum. Vizyona girdiği ilk gün de şehir dışındaydım. Filmi İzmir’deki Mavi Bahçe Alışveriş Merkezi’ndeki Cinemaximum’un Imax salonunda izlemek nasip oldu. Dün de bu salonda “Suicide Squad: Gerçek Kötüler” filminde Quinn’i canlandıran Margot Robbie ile beraber oynayan “Deadshot” Will Smith’in “Bad Boys For Life” filmini izlemiştim ve bu filme de bayılmıştım ama kritik yapma hakkımı bir süper kahraman konseptli filmler hayranı olarak “Birds of Prey: And the Fantabulous Emancipation of One Harley Quinn”den yana kullandım.

Dün “Bad Boys: Her Zaman Çılgın” filminden önce “Yırtıcı Kuşlar Ve Muhteşem Harley Quinn”in fragmanını göstermişlerdi. Çalan şarkı Björk’ün en sevdiğim şarkısı “It’s Oh So Quiet”tı. Tabii ki bu şarkının filmde ne zaman çalacağını merakla beklemiştim. Ama jenerikte dahi çalmamıştı. Fakat kullanılan tüm müzikler çok güzeldi. “Harley Quinn”in (filmin adını böyle kısaltacağım artık) öncesinde gösterilen fragmanlarda da DC Comics evreninde Quinn’in düşmanlarından sayılan Diana Prince’in yeni filmi “Wonder Woman 2: 1984” ve Marvel evreninin kadın kahramanlarından Natasha Romanoff’un solo filmi “Black Widow”un fragmanları yayınlandı. Yırtıcı Kuşlar’ın da artık beyaz perdede yer aldıklarını da göz önünde bulundurursak 2020’ye kadın kahramanlar damgasını vuracak gibi görünüyor. Zaten “Supergirl” dizisi de devam ediyor.

Jurnee Smollett-Bell’in canlandırdığı Black Canary adlı çizgi roman karakterini ilk olarak “Smallville” dizisinde Alaina Huffman’ın vücut bulmuş haliye görmüştük. En bilinenini “Arrow”, “Legends Of Tomorrow”, “The Flash” gibi dizilerde Katie Cassidy canlandırmıştı. Birisi sarışın, diğeriyse gerçekten black; yani zenci… Fakat ikisi arasında bir fark var. “Harley Quinn”deki karakterin adı Dinah Lance iken “Green Arrow”daki tiplemenin adı Laurel Lance’di. Zaten “Birds Of Prey” üyesi Renee Montoya’yı canlandıran Rosie Perez’le aralarında annesiyle ilgili bir muhabbet geçiyor. Belki de kızı da “Black Canary” oldu. Ama dizide paralel evrendeki kötü kalpli Black Canary versiyonu dünyaya bir delikten geçip gelmişti. Fakat sonra o da ölen dünya yansıması gibi iyilerin yanında yer almayı seçmişti. “Harley Quinn”deki Black Canary acaba kötüleri bırakıp iyi olacak mı? İşte onu seyredip siz karar verin. Spoiler vermeyeyim. Bir de Caity Lotz’un canlandırdığı White Canary var. O da bu durumda onun teyzesi oluyor. O da “Arrow”da ölmüştü ama tekrar ayinle canlandırılmıştı. Sonra “Legends Of Tomorrow” dizisinin ana karakterlerinden birisi olup zamanda yolculuk yapmaya başlamıştı. O da sonradan iyi olanlardan… Gerçi sonradan “Arrow”da yeni Black Canary; Alex Kingston olmuştu ve ismi de Dinah’tı. Ama diziye uzun zamandır devam edemediğim için aralarındaki ilişkiyi hatırlayamadım. Anne kız yakıştırması yapmak daha kolayıma geldi. Ama her prodüksiyonda farklı da olabilir.

Mary Elizabeth Winstead’in canlandırdığı Helena Bertinelli karakterini de “Arrow” dizisinde Jessica De Gouw tarafından hayat verildiğinde izlemiştik. Adı “The Huntress” olan karakter aslında çizgi romanda Batgirl’ün reenkarnasyonuydu. Fakat “Harley Quinn” filminde bununla ilgili herhangi bir veri yoktu. Katledilen bir mafya ailesinden geri kalan tek üye olarak izledik beyaz perdede… Takımlarına “Yırtıcı Kuşlar” adını veren bu kadınlar Ella Jay Basco tarafından canlandırılan ve önemli verilen taşıyan değerli bir elmas yutan Cassandra Cain adındaki küçük kızı Ewan McGregor’ın hayat verdiği ve Harley Quinn’in Joker’den ayrıldığını öğrendiğinde saldırıya rahatlıkla geçen Roman Sionis’ten korumaya çalışıyorlar.

Tabii ki olaylar bir elmasın ekseninde dönünce akla ister istemez Marilyn Monroe’nun ikonik “Diamonds Are a Girl’s Best Friend” şarkısı geliyor. Thalia’dan Nicole Kidman’a, Kylie Minogue’dan Christina Aguilera’ya kadar daha önce defalarca parodisi yapılan bu müzikal sahnesini canlandıran sarışınlar kervanına Margot Robbie de “Harley Quinn” filmiyle katıldı anlayacağınız. Zaten Gwen Stefani’den Lady Gaga’ya sarışın olan tüm sanatçıların biraz Marilyn Monroe’dan esinlendiği su götürmez bir gerçek… Hatta illa ki sarışın olmanıza da gerek yok. Mariah Carey gibi bir kumral da olsanız, hatta Janet Jackson gibi siyahi de olsanız eğer kadınsanız mutlaka Marilyn Monroe’yu taklit etmek zorunda hissediyorsunuz. Hepsi de benzetiyor kendini ama ben en çok Britney Spears’ın yüzünü benzetiyorum rahmetliye… Tabii ki konu Monroe olunca insanın aklına direk Madonna geliyor. Yıllarca Marilyn’i taklit eden Madonna “Material Girl” klibinde “Diamonds Are a Girl’s Best Friend”in parodisini yapmıştı. Filmi izlerken de “80’lerde bu film çekilseydi kesin Madonna oynardı” diye düşündüm kendi kendime… Harley’in hareketleri, konuşması, havası, tavrı ve özellikle de kahkahası bana Madonna’ın “Who’s That Girl?” filmini hatırlattı zaten… “Kim Bu Kız?” filminde de yangın fıskiyesi sahnesi vardı. Bir de üstü açık araba vardı. Ama “Who’s That Girl?”de arka koltukta kaplan varken “Harley Quinn”de sırtlan bulunuyordu. O yüzden filmi izlerken Madonna gençliğinde bu karakteri canlandırmış gibi hayal ettim. Sonra “En azından ‘Dick Tracy’ filminde Breathless Mahoney’i canlandırarak Madonna çizgi roman dünyasına dalmıştı” diye kendimi avuttum. Fakat Margot Robbie de bu filmle artık ikonik bir sinema aktristi oldu diyebiliriz.

Harley Quinn’in Joker’den ayrılmış olmasının sebebini ben kafa karışıklığına sebebiyet vermemek adına yapıldığını düşünüyorum. Çünkü “Suicide Squad” filminde Margot Robbie’ye Joker olarak Jared Leto eşlik etmişti. Fakat geçtiğimiz aylarda vizyona giren efsanevi “Joker” filminde karakteri Joaquin Phoenix canlandırdı ve sayısız övgü ve ödül kazandı. Seneye vizyona girecek “Batman” filminde Bruce Wayne bile değişti gerçi. Artık yeni Yarasa Adam; “Robert Pattinson”! Bakalım Harley Quinn’in oyuncusunu da değiştirecekler mi gelecekte? Jenerikte emeği geçenlerde Can Aydın, Yavuz Topuz gibi Türk isimler ile görsel efekt sanatçısı Michael Jackson (tabii ki isim benzerliği) dikkatimi çekti. Ben de diğer seyirciler gibi yazılardan sonra ek sahne gelecek ümidiyle bekledim. Ek sahne de gelmedi ama enteresan bir sesli mesaj çıktı Harley Quinn’den… “Siz ahmaklar hala sinemadan çıkmadınız mı? Madem bu kadar beklediniz. Boşu boşuna olmasın. Size bir sır vereyim. Batman….” dedi ama sırrı duyamadan bitiş logosu geldi. Böylece benim gibileri trollemiş oldu. Filmin etkisiyle süper kahraman figürleri arşivime Harley Quinn’i de ekledim. Sevgilisi Joker’den sonra DC dünyasından bir kötü karakter daha koleksiyonuma eklenmiş oldu böylece…

Bu filmde de tabii ki yine İlluminati tarikatının subliminal mesajları vardı. Mesela Roman Sionis’in gece kulübünde tek göz tutan eller vardı sahnede… Lunapark’taki korku tüneli gibi olan mekanda da üçgenden ilizyon aynaları, tek göz grafitileri ve el heykelleri bir ara aynı ekranda beraber görünmüştü örneğin… Çizgi filmlerle, filmlerle, dizilerle planlarını önceden gösteren İlluminati tarikatı maalesef NBA basketbolcusu Kobe Bean Bryant ve kızı Gianna Maria-Onore Bryant’ın da helikopter kazası süsü vererek canını aldı. Depremler, fırtınalar, virüsler (Corona gibi) ve daha başka felaketler yaratmaya devam ediyorlar. Ülkemizde de Van’daki çığ faciası, şehit haberleri ve İzmir – İstanbul seferini yapan Pegasus uçağının Sabiha Gökçen Havalimanı’na inerken düşmesi bizleri yasa boğdu. Yazımı bu faciaların kurbanlarının yanı sıra geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz müzisyen ve menajer Gizem Utku, Türkiye’nin ilk milli boksörü Garbis Zakaryan, “Ömercik” adındaki çocuk karakter ile sinemamıza damga vuran Ömer Dönmez, diğer Yeşilçam oyuncuları Kudret Şandra – Tunca Yönder, Devlet Opera ve Bale Sanatçısı Dr. Ayça Nur Kip Akyol, TRT’nin efsane spor spikeri Güneş Tecelli, Hollywood’un efsanevi yıldızı Kirk Douglas, Bodrumlu gazeteci ve radyocu Ender Uslu, Basketbol ve Voleybolun özellikle Eczacıbaşı ayağında çok büyük hizmetler veren vizyoneri Nur Gencer ve aktör Ahmet Mekin’in eşi Şükran Kurteli’ye adıyorum. Allah rahmet eylesin…