Rock şarkıcısı Lisa Marie Presley, ünlü bir aileye mensuptu. Annesi Priscilla Presley bir aktristir. Babası zaten Rock’n Roll’un Kralı Elvis Presley’di. İkinci kocası Popun Kralı Michael Jackson’dı. Bu durumda kendisi hem prenses, hem de kraliçe ünvanını almış gibi olmuştu. İlk kocası Danny Keough’tan olan oğlu Benjamin Keough da şarkıcıydı. Yazımın kapak fotoğrafındaki mutlu aile tablosundan geriye sağ kalan tek isim olan Riley Keough ise tıpkı anneannesi gibi oyunculuk yapmaktadır. Ki ünlü Hollyood aktörü Nicolas Cage ise tıpkı Michael Jackson gibi bir dönem kendilerine üvey babalık yapmıştı. Ayrıca Lisa Marie Presley’in ünlü gitarist Michael Lockwood’dan da Finley Aaron Love Lockwood ve Harper Vivienne Ann Lockwood adlarında 2 kızı daha bulunmaktadır ve ikizler henüz 14 yaşında öksüz kalmışlardır.
Bildiğiniz gibi Lisa Marie’nin babası Elvis Presley, 16 Ağustos 1977 tarihinde henüz 42 yaşında tıpkı kızı gibi kalp krizinden hayatını kaybettiğinde birçok kişi bunun nedenini uyuşturucu bağımlılığına bağlamıştı. Ki Amy Winehouse’tan Whitney Houston’a birçok örneğini defalarca görmüştük. Lisa Marie Presley ve Michael Jackson, 90’lı yıllarda evli oldukları süre içerisinde kendi aralarında bu konuyu detaylıca konuşmuşlardı. Ve Popun Kralı, karısına bir gün kayınpederi gibi ölü bulunmaktan korktuğunu açıklamıştı. Daha o yıllarda Lisa Marie Presley bu konuşmalarından bir röportajında bahsetmişti. Çok etkilendiğim için aklımda kalmıştı. Ve 25 Haziran 2009’da Jackson da sadece 50 yaşındayken hayata gözlerini yumduğunda aklıma Lisa Marie’nin bu demeci gelmişti. Hatta bunu Michael vefat ettikten sonra da hatırlatmıştı. Adeta babasını ve kocasını aynı örgütün öldürdüğünü ima ediyordu. Boşansalar bile Michael Jackson’ın her iki karısı da (diğeri Debbie Rowe, ki o da maalesef kanserle mücadele ediyor) davalar sırasında Michael’a desteklerini esirgemediler. Medyada fazla yer almasa da, adeta susturulsalar da Michael Jackson’la evliliklerinin normal olduğunu ve çocuklara karşı herhangi bir eğiliminin olmadığını belirttiler. “Michael’in çocuklara karşı hiçbir uygunsuz davranışını görmedim” diyen Lisa Marie Presley, mason medyayı ise “Üzüntüyle belirtmek istiyorum ki, Michael Jackson hakkında yürütülen çılgınlık nöbeti yüzünden, Avustralya’da televizyona verdiğim demeç, amacından saptırıldı ve yanlış biçimde yorumlandı” şeklinde eleştirmişti.
1997 yılında ise Lisa Marie Presley, bileklerini keserek intihara teşebbüs ettiği ortaya çıkmıştı. O yıllarda 29 yaşında olan Lisa Marie, kollarına jiletle “Kimse beni sevmiyor. Ben çok çirkinim.” diye yazıp evinin banyosunda kanlar içerisinde bulunmuştu. Halbuki çok güzel bir kadın olan Lisa Marie’nin yakınları ise “Michael’dan ayrıldıktan sonra depresyona girdi. Michael’a çocuk veremediğini söylüyordu.” diye demeç vermişlerdi. Ama zaten Michael Jackson’la boşanmalarının en büyük nedeni Michael’ın çocuk istemesi ama kendisinin istememesi olan Lisa Marie gerçekten intihar mı etmişti? Yoksa intihar süsü verilmiş bir cinayet teşebbüsü olabilir miydi? Hatırlarsanız Michael Jackson’ın kızı Paris Jackson da bilekleri kesilmiş halde bulunmuştu. İlluminati örgütünün sembollerini çizip “Babamın katilleri” yazan Paris amacının herkesin babasının katillerine dikkat çekmek olduğunu söylese de acaba bu da başarısız bir cinayet teşebbüsü olabilir miydi? Tezime kanıt ise Lisa Marie Presley’in oğlu, Elvis Presley’in torunu olan Benjamin Keough’un 12 Temmuz 2020’de 27 yaşında hayatını kaybeden ünlüler arasına intihar ederek katılması… 27 yaş lanetinden önceki yazılarımın birisinde bahsetmiştim eğer okuduysanız… Bence Lisa Marie Presley, babası ve kocasını öldüren İlluminati örgütüne karşı savaş açmıştı. Ben yakın çevreme “Lisa Marie Presley bu işin peşinde. Ona da bir şey yapmasalar bari. Lisa’yı da susturmak isteyebilirler.” diyordum hep. Hatta Lisa Marie Presley, 12 Ocak 2023’te henüz 54 yaşındayken yine kalp krizi nedeniyle aramızdan ayrıldığında onlar benim bu kaygımı hatırladılar. Hatta ben bunu çoook eskiden söylediğim için henüz oğlu bile aramızdaydı. Bana göre oğlunu bir uyarı olarak intihar süsü vererek öldürdüler. Ama bu Lisa Marie’yi daha çok sinirlendirdi. Tek çare onu da susturmaktı. Takdir yine sizlerin ama ben Lisa Marie Presley’i de İlluminati örgütünün öldürdüğünü düşünüyorum. Kalp krizi geçirttirecek onca yol, onca ilaç var. Ki ben Lisa Marie Presley yaşarken ona bir şey yapacaklarından korkuyordum. İsim vermek istemiyorum ama öldüreceklerini düşündüğüm birkaç isim daha var. Negatifi çağırmamak adına yazıya dökmüyorum. Fakat şu da bir gerçek ki Presley ailesinin de tıpkı ya silahla vurulan ya da uçakları düşürülen Kennedy’ler gibi kökleri kurutuluyor.
Eminim çocukluklarını yaşayamadıkları için ruh ikizi olduklarını düşündüğüm Michael Jackson ve Lisa Marie Presley, şu anda beraber oynadıkları ve cennetvari bir ortamda meşk ettikleri “You Are Not Alone” klibindeki gibi cennette mutludurlar. Bu yazımı makalemde adı geçen ve aramızda olmayan isimlerin yanı sıra geçtimiz günlerde hayatını kaybeden Türk musikisinin usta sazendelerinden tamburi Sadun Aksüt, Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş, Türk halk müziği sanatçısı Burhan Çaçan, 90’lı yılların en ünlü modelleri arasında olan Alman manken Tatjana Patitz, İngiliz gitarist Jeff Beck ve Faithless üyesi Maxi Jazz’e adıyorum.